İnceçayır köyündeydik
26 Ocak 2012, 10:31
Bu makale 104 kez okundu
Ahmet Sargın
Adım Adım Anadolu programının Yozgat çekimine konuk olduğumuzda aramızda misafir olarak bir dostumuz da vardı. Araştırmacı yazar Osman Karaca. Bu programdan sonra hemşehrimiz bizi kendi köyüne davet etti. Yozgat Şairler ve Yazarlar Derneği yönetim kurulu olarak bu davete katılımı kendimize bir görev saydık.
Geçtiğimiz akşam iki araçla İnceçayır Köyü’ne ulaştık. Köy muhtarı, araştırmacı arkadaşımız Osman Karaca ve kalabalık bir genç grubu bizi köy odasında coşkuyla karşıladılar. Misafirperverliklerini gösterip çeşitli ikramlarda bulundular. Sıcak arabaşı çorbası ile içimizi ısıttılar. Konuklara ilgi yoğundu ve bu daveti bir programa dönüştürmüşlerdi.
“Köye Dönüş” ve “Köyde Hayat Var!” projesi kapsamında hem köylerini tanıtmayı hem de köye dönüş projesine destek vermeyi amaçlamışlardı.
SOYDER (Sorgun Ozanlar Derneği) ve İnceçayır köyünden araştırmacı-yazar arkadaşımız Osman Karaca’nın birlikte hazırlayıp sundukları “Köyde Hayat Var” projesine destek vermek üzere Yozgat Şairler ve Yazarlar Derneği olarak biz de oradaydık. Amacımız Yozgatlı aşıklarla köy halkını buluşturmak, köye dönüşü sazımızla sözümüzle dile getirmekti. İnceçayır köylülerine aranızdayız, sorunlarınıza duyarlıyız, yalnız değilsiniz mesajı vermeye çalıştık.
Misafirperver İnceçayır halkının vurgulamaya çalıştıkları konular vardı. Köylerin boşaldığı, şehre göçen köylülerin işsiz kaldığı, köyde kalan gençlerin perişan olduğu, hatta bu gençlere köyden kız bile verilmediği konularını dile getirdiler. Köye, köylüye sahip çıkılması gerektiğini ifade ettiler. Şehrin bunaltıcı, sıkıcı, çekilmez yaşamını bırakıp köye dönün; “Köylerde Hayat Var!”, sağlık var, mutluluk var diyorlardı. Bu çağrıyı yüksek sesle ifade ettiler.
“Köye Dönüş” ve “Köyde Hayat Var!” projeleri kapsamında İnceçayırlı delikanlıların sunduğu küçük bir skeç (tiyatro) oyununda izledik.
Tabii ki, “Köye Dönüş” projesinin belirli şartları ve uygulama alanları olmalıdır. Modern bir köykent kurma anlayışını geliştiremezseniz, köydeki yaşam şartlarını ıslah edemezseniz köye dönüş de olmaz. Bu bir devlet politikası olmalı. Örnek köyler seçilmeli ve bu köyler modern yaşama uygun hale getirilmelidir. İşte o zaman “Köye Dönüş” projesi yankı bulur ve “Köyde Hayat Var!” düsturu gerçek oluşunu kanıtlar.
İnceçayır Köyü ziyaretimizle ilgili şunları söyleyebiliriz. Öncelikle bu köyden yetişen ve şu an İzmir’de ikamet eden Osman Karaca kardeşimiz azimli, başarılı, çalışkan bir hemşehrimizdir. İnceçayırlı dostlarımız bu arkadaşımızdan fazlasıyla istifade etmelidirler. Köylü vatandaşlarımız kendi sorunlarına duyarlı hale gelmeli ve sorunlarını yüksek sesle dile getirmelidirler. Üreten, çalışan, imal eden köylü anlayışı yeniden hakim kılınmalıdır. Hepsinden önemlisi köy odalarının o eski kültürü, samimiyeti, saygı ve sevgi anlayışı hakim kılınmalıdır.
Elbette “Köye Dönüş” ve “Köyde Hayat Var!” projeleri ile ilgili söylenecek çok söz var. Hayat köyden başlamalı, “Köylü Milletin Efendisidir!” vecizesi gerçeğe dönüştürülmelidir. Üretmeyen, yetiştirmeyen bir köylü anlayışı ile hiç bir yere varılmayacağı gerçeğini kabullenmemiz gerekiyor.
İnceçayır Köyü’nde sıcak dostluklara tanıklık ettik. Köylünün misafirperver yüzüyle karşılaştık. Bize sofralarını ve gönüllerini açan arkadaşımız Osman Karaca ve tüm köy halkına saygılarımızı, şükranlarımızı sunuyoruz. Emeklerine, yüreklerine sağlık.
Yozgatlı aşıkların, ozanların ilgi gösterdiği “Köyde Hayat Var!” köyüne,köylüne sahip çık projesinin eğlence bölümüne köylü gençlerin oynadığı küçük skeç oyunu ve Aşık Derdiyar’ın mükemmel deyişleri damgasını vurdu. Yozgatlı aşıklara-ozanlara yeni bir heyecan ve yeni bir enerji katan dostumuz, arkadaşımız, can kardeşimiz Aşık Derdiyar’a (Murat Tanrıverdi’ye) teşekkürlerimi ifade ediyorum. Sazı ve sözüyle bizimle olsun, Allah kendisine sağlık ve mutluluk versin.
Teşekkürler İnceçayır Köyü, misafirperver dostlarımız. Teşekkürler Osman Karaca, teşekkürler Yozgatlı aşıklar, ozanlar, şairler.
Geçtiğimiz akşam iki araçla İnceçayır Köyü’ne ulaştık. Köy muhtarı, araştırmacı arkadaşımız Osman Karaca ve kalabalık bir genç grubu bizi köy odasında coşkuyla karşıladılar. Misafirperverliklerini gösterip çeşitli ikramlarda bulundular. Sıcak arabaşı çorbası ile içimizi ısıttılar. Konuklara ilgi yoğundu ve bu daveti bir programa dönüştürmüşlerdi.
“Köye Dönüş” ve “Köyde Hayat Var!” projesi kapsamında hem köylerini tanıtmayı hem de köye dönüş projesine destek vermeyi amaçlamışlardı.
SOYDER (Sorgun Ozanlar Derneği) ve İnceçayır köyünden araştırmacı-yazar arkadaşımız Osman Karaca’nın birlikte hazırlayıp sundukları “Köyde Hayat Var” projesine destek vermek üzere Yozgat Şairler ve Yazarlar Derneği olarak biz de oradaydık. Amacımız Yozgatlı aşıklarla köy halkını buluşturmak, köye dönüşü sazımızla sözümüzle dile getirmekti. İnceçayır köylülerine aranızdayız, sorunlarınıza duyarlıyız, yalnız değilsiniz mesajı vermeye çalıştık.
Misafirperver İnceçayır halkının vurgulamaya çalıştıkları konular vardı. Köylerin boşaldığı, şehre göçen köylülerin işsiz kaldığı, köyde kalan gençlerin perişan olduğu, hatta bu gençlere köyden kız bile verilmediği konularını dile getirdiler. Köye, köylüye sahip çıkılması gerektiğini ifade ettiler. Şehrin bunaltıcı, sıkıcı, çekilmez yaşamını bırakıp köye dönün; “Köylerde Hayat Var!”, sağlık var, mutluluk var diyorlardı. Bu çağrıyı yüksek sesle ifade ettiler.
“Köye Dönüş” ve “Köyde Hayat Var!” projeleri kapsamında İnceçayırlı delikanlıların sunduğu küçük bir skeç (tiyatro) oyununda izledik.
KÖYDE HAYAT VAR
İnceçayırlı araştırmacı-yazar arkadaşımız Osman Karaca, SOYDER-Sorgun Ozanlar Derneği ile birlikte hazırlamış oldukları bu programda köy hayatına ve doğal yaşama dikkat çekip köye dönüşü vurgulamayı amaçlamışlardı. “Köyde Hayat Var!” projesi ile birleştirip tiyatro oyunu ile de dramatize ederek başarıyla sundular. Gazeteci, şair, yazar ve ozan arkadaşlarımız da bunu görüntüleyip ulusal basına taşıma sözünü verdiler.Tabii ki, “Köye Dönüş” projesinin belirli şartları ve uygulama alanları olmalıdır. Modern bir köykent kurma anlayışını geliştiremezseniz, köydeki yaşam şartlarını ıslah edemezseniz köye dönüş de olmaz. Bu bir devlet politikası olmalı. Örnek köyler seçilmeli ve bu köyler modern yaşama uygun hale getirilmelidir. İşte o zaman “Köye Dönüş” projesi yankı bulur ve “Köyde Hayat Var!” düsturu gerçek oluşunu kanıtlar.
İnceçayır Köyü ziyaretimizle ilgili şunları söyleyebiliriz. Öncelikle bu köyden yetişen ve şu an İzmir’de ikamet eden Osman Karaca kardeşimiz azimli, başarılı, çalışkan bir hemşehrimizdir. İnceçayırlı dostlarımız bu arkadaşımızdan fazlasıyla istifade etmelidirler. Köylü vatandaşlarımız kendi sorunlarına duyarlı hale gelmeli ve sorunlarını yüksek sesle dile getirmelidirler. Üreten, çalışan, imal eden köylü anlayışı yeniden hakim kılınmalıdır. Hepsinden önemlisi köy odalarının o eski kültürü, samimiyeti, saygı ve sevgi anlayışı hakim kılınmalıdır.
Elbette “Köye Dönüş” ve “Köyde Hayat Var!” projeleri ile ilgili söylenecek çok söz var. Hayat köyden başlamalı, “Köylü Milletin Efendisidir!” vecizesi gerçeğe dönüştürülmelidir. Üretmeyen, yetiştirmeyen bir köylü anlayışı ile hiç bir yere varılmayacağı gerçeğini kabullenmemiz gerekiyor.
İnceçayır Köyü’nde sıcak dostluklara tanıklık ettik. Köylünün misafirperver yüzüyle karşılaştık. Bize sofralarını ve gönüllerini açan arkadaşımız Osman Karaca ve tüm köy halkına saygılarımızı, şükranlarımızı sunuyoruz. Emeklerine, yüreklerine sağlık.
Yozgatlı aşıkların, ozanların ilgi gösterdiği “Köyde Hayat Var!” köyüne,köylüne sahip çık projesinin eğlence bölümüne köylü gençlerin oynadığı küçük skeç oyunu ve Aşık Derdiyar’ın mükemmel deyişleri damgasını vurdu. Yozgatlı aşıklara-ozanlara yeni bir heyecan ve yeni bir enerji katan dostumuz, arkadaşımız, can kardeşimiz Aşık Derdiyar’a (Murat Tanrıverdi’ye) teşekkürlerimi ifade ediyorum. Sazı ve sözüyle bizimle olsun, Allah kendisine sağlık ve mutluluk versin.
Teşekkürler İnceçayır Köyü, misafirperver dostlarımız. Teşekkürler Osman Karaca, teşekkürler Yozgatlı aşıklar, ozanlar, şairler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder